26 Nisan 2014 Cumartesi

Beni mahveden ve bir daha giyer miyim giymez miyim bilemediğim bir bluz.../ Bunun İngilizcesi yok kuzum...

 işte bu bluz o bluz...

aslında bu bluz çok daha salaş fileli bir bluz olacaktı...

şuna benzer ama daha spor olmasını planlamıştım...

 hatta olmuştu da... çok da hoşuma gitmişti... hatta yapım aşamalarını da fotoğraflamıştım...

fakat ne yazık ki son aşamada yani sonradan hiç yapmasam daha iyi olacağını farkettiğim kenar kıvırmaları sonrasında bir anda mahvoldu bluzum... çok uzun anlatmayacağım fotoğraflar size herşeyi anlatacak...






 herşey iyi gidiyordu... filenin kenarlarını da kvırayım deyince file sarktı mahvoldu!...


sonra fileyi iptal etsem de şöyle mi yapsam böyle mi yapsam diye çareler düşünürken fazla düşünmenin iyi olmadığını yavaş yavaş bluzumun Zeki Müren kostümleri kıvamına girdiğini görünce ve bir ara şuradaki eteğim ile çok iyi bir kombin oluşturabileceğini ve bu kombini eşimin kuzeninin düğününe giyebileceğimi farkedince sade bırakmaya karar verdim...






ve durdum durdum tam da düğün günü bluzun filelerini sökmeye başladım... ondan önce ayakkabılarıma bant yaptım... burada anlatmıştım... tabii planlarıma göre benim gibi bir çömez terzi için iş gayet basitti... sadece bluzun filelerinin olduğu yerleri sökecek fileyi çıkarıp o kısımları tekrar dikecektim... ama her zamanki gibi kendime çile çektirmekten çok hoşlandığım için içime sinmedi ve omuzlar hariç her tarafını komple söktüm... kumaş çok atan bir kumaş olduğu için saçakları çoktu... hadi dedim fransız dikişini deneyeyim... bu arada bluzu simetrik kesemediğimi farkettim onu düzelttim... kenarlarını da fransız dikişi ile temizleyince bluzun göğüs kısmı kastı... tekrar söktüm.. biraz genişletmeye çalıştım... 

yaka, kol ve etek uçlarını kıvırma ayağı ile kıvırmıştım ama daha sonradan kloş eteğimi kıvırıken o ayağı nasıl kullanmam gerektiğini daha iyi anladım onları da yeni baştan daha düzgün yapmak istedim... derken akşam oldu.... ve ben bayılmak üzereydim... zira sabah da 23 Nisan töreninde görevliydim koro yönettim uzun süre ayakta kalmıştım...

biraz yatıp dinleneyim dedim... saat 18.15 de yattım eşime beni 19:00 da uyandırmasını söyledim... sağolsun beni uyandırdığında saat 20:15 ti... kuaför kapanmıştı... alelacele saçımı makyajımı yapmaya çalıştım... hiç gidecek halim yoktu ama mecburdum... derken 21:30 da düğüne anca gidebildik... nikah kıyılmış millet harıl harıl halay çekiyordu...

 fotoğrafları döndükten sonra çekebildim tabii ki...

 eteğimin yapılışını burada anlatmıştım... daha önce giydiğimde böyle durmuyordu... genişlemişim... :(


ayakkabılarımın yapım aşamaları ise burada...


Bluz- ben yaptım
Etek- ben yaptım
Kolye- ben yaptım
Ayakkabı- DIY ben yaptım
Çanta- vakit olsa onu da yapacaktım :)
  bir dahaki sefere artık

sonuç: bu bluza çok heveslenerek başladım ama yapım aşaması beni bitirdi ve nefret ettim... bir daha giyer miyim bilmiyorum...

DIY Bilekten Bağlı Ayakkabı / DIY Ankle Strap Pumps


 




Geçen yıl oğlumun mezuniyeti için aldığım bu ayakkabılar ayağımdan çıkmasın diye öyle uğraşıyordum ki kendimi çok komik hissediyordum yürürken...  şimdi diyeceksiniz ki neden ayağına bol gelen ayakkabıyı aldın...

aaah ah! ne siz sorun ne ben söyleyeyim... ayaklarım öyle problemli ki spor ayakkabı bile vuruyor... genelde kışları bot yazları parmak arası terlikle geçiriyorum... böyle geçiş zamanlarında ve özel günlerde ise ne giyeceğimi şaşırıyorum...

bu ayakkabıyı almadan önce koca İzmir'de girmediğim ayakkabıcı denemediğim marka kalmadı diyebilirim... fiyatını falan geçtim... ayağımı vurmasın yeterdi... ve uzun aramalarım sonunda en rahat ettiğim ayakkabı bu oldu... gel gelelim yürürken oldukça zorlanıyordum... bir kez oğlumun mezuniyetinde bir kez de şu gecede giydim... eşimin kuzeninin düğünü için tekrar giymem gerekince hayranı olduğum şu müthiş hatundan - ki gerçekten harika şeyler yapıyor -feyz alarak ayakkabıma bilekten bant yapmaya karar verdim...

bilek ölçümü ve topuktan bileğe kadar olan kısmımı ölçerek dört adet deri parçası kestim... kısa olanlar topuk bilek arası mesafenin iki katı kadar... yani ikiye katladım...

 

 

 

 
onları şekildeki gibi diktim... daha sonra o parçaları ayakkabımın arkasına çok kuvvetli bir yapıştırıcı ile yapıştırdım...

 
bilek bantlarıma önce çıt çıt dikmeyi düşündüm fakat çok kaba durdu... o yüzden cırt bant diktim...

 
dikişin dış kısmı kötü göründüğü için de zımba görünümlü istediğin boyutta kesilip dikilebilen adı her neyse o faydalı zımbırtılardan diktim...

 


 

şu şekilde bantlarım oldu...

veeee sonuç!


nasıl olmuş? bence fazla vamp oldu ama yine de işimi gördü en azından... :)

fotoğrafın üst kısmını merak ediyorsanız şurada...

sevgiyle kalın!...  :)

Krem Rengi Dantel Bluz / Beige Colored Lace Blouse



Son zamanlarda pek sesim soluğum çıkmıyordu... birincisi biraz kilo verir gibi olmuştum ama yine tekrar başa döndüm... biliyorsunuz kilo alınca çok moralim bozuluyor ve hiçbir şey yapmak istemiyorum... ama hayatım hep diyet yapmakla geçtiği için de bir süredir beynim diyet yapmayı reddediyor işte... aralarda kısa süreli diyetler sonrasında yoyo etkisi oluyor ve hooop bütün verdiklerimi geri alıyorum...

tembellik de var... bahar geldi neredeyse yaz kapıda ama ben hala kışın aldığım kiloları veremedim.... spora bile başlayamadım maalesef... sık sık neden kendimi böyle üzdüğümü anlayamıyorum... sağlıklı beslen bol spor yap olsun bitsin işte.... ama olmuyor olmuyor olmuyor!!!...

neyse... hep kendi kendime yine kilolarımdan bahsedip de kafa şişirmeyeyim diye söz veriyorum ama yine yaptım işte... üzgünüm...

ikincisi evimizi satılığa çıkardık... (85 metrekare eve zamanla koşu bandı, trambolin, kilolarca kumaş, dikiş makinesi, prova mankeni, ıvır zıvır, alet edevatı doldurunca eve iyice sığamaz duruma geldik... yani bana en azından bir dikiş odası  bir de spor odası şart oldu... :)

o yüzden hem evin fotoğrafı çekileceği için hem de eve bakmaya gelen gidenler olur diye ilk başta dikiş makinemi ve dikişle ilgili bütün pılılarımı  pırtılarımı salonun ortasından kaldırmak zorunda kaldım... arada bir çıkarıp tekrar topluyordum... o da zor oldu tabii ki... artık saldım ben de yine... fazla dağınık kalmayacak şekilde yine dikiş makinem ve gerekli birkaç parça eşyam salonun en güzel manzaralı yerinde duruyor artık... :)

bu arada uzun süre önce biçip de henüz dikemediğim birkaç parçam var... birisi çok ama çok istediğim volanlı deri görünümlü etek... (nedense astar ve fermuarlı birşey yapmaktan korkuyorum... artık başlamam gerek...) diğeri dantel kalem etek... bir diğeri sadece yaka kol ve etek baskısının kaldığı çizgili bluzum... onda da bazı aksilikler oldu... her dikişim ayrı bir macera... bir de beni mahveden bir bluz var ki öfff! neredeyse onun yüzünden hasta oluyordum...

ya ben krem rengi dantel bluzumdan bahsedecektim konuyu yine çok dağıttım... :)

aslında kısa-öz anlatımlı ve bol fotoğraflı postlar  hazırlamam gerekiyor biliyorum ama benimki tam tersi oluyor... yazarken fotoğrafların eksikliğini hissediyorum hep... ve çenemi tutamıyorum... yine konuyu dağıttım değil mi? tamam tamam geçiyorum krem rengi dantel bluzume... :)))

bu bluzu çoook beğendim ben... normal standart bir bodymin kalıbından ama alt tarafını çan olarak biçtim... kollarını ve belini kısa tuttum...  ve yine kumaşın uçlarını orjinal halinde bırakmaya çalıştım... astarlı yapacaktım sonra vazgeçtim...

aslında ben bu bluzu çok önceleri yetiştirebilseydim sevgili Kendin Dik İrem'in etkinliğinde kullanmak isterdim... ama kısmet olmadı... özel hayatımda bazı aksilikler yaşadım o aralar... çok ama çok istememe rağmen katılamadım maalesef...  

neyse sağlık olsun... önce eşimin kuzeninin kına gecesinde kırmızı pantolonumla...


ertesi gün de 23 Nisan Bayramında yine kendi diktiğim ilk gerçek kloş eteğimle kombinledim... gerçek olmayanı burada... bu tür kloş etekten bir sürü yapmam gerek... benim vücut tipim için ideal...


burada 1800'lerin sonlarında yaşayan insanların fotoğraf çekilirkenki hali gibi "hazır ol" da durmuşum ya neyse... poz vermeye bir türlü alışamadım yahu... şimdiki gençler pek güzel yapıyor o işi... :)

bu da geçen yıl 23 Nisan'daki halim... arada 8-9 kilo fark var... :(

ohh! postu sağ salim bitirebildim sonunda... içimde ne çok şey biriktirmişim meğer... :)

Gerçek Bir Kloş Eteğim Oldu!/ I Have A Real Circular Skirt Now



Daha önce burada kumaşımın yetersizliğinden tam bir kloş etek yapamamıştım... önü parçalı olmuştu... hem de çok kalın bir kumaştı... 23 Nisan töreninde giymek için kendime daha mevsimlik bir kumaştan gerçek ilk kloş eteğimi yaptım...

Kumaşım İstanbul'daki pazarlardan ilk aldıklarımdan... biraz pahalıya almış ama çok beğenmiştim... pahalı dediğime bakmayın... kocaman bir kumaştı ama 5 tl ydi...diğer kumaşları 1-2 tl ye alınca bu pahalıymış gibi geliyor tabii...

Fakat bu da diğer bütün yaptığım kıyafetler gibi biraz bol oldu... dikiş işlerimi çoğunlukla akşamları yapıyorum... ve akşamdan sabaha ister inanın ister inanmayın 2 cm farkediyor... ama akşam ölçümlerimde hala acemilikten belki de korkudan ya da ikisi birden illaki bol yapıyorum...

eee napalım bolun çaresi var ama darın yaması var....

18 Nisan 2014 Cuma

Ha Un Ele!

"O da ne?" demeyin... Müzik öğretmeniyim ya ondan bu başlık... Müzik kitaplarında "Ha Un Ele" adında bir türkü vardır...

Neyse gelelim asıl konuya... Bu başlık boşuna değil tabii ki canım... Konumuz un elemek... Biliyorum dikişle uzaktan yakından alakası yok ama arada böyle pratik fikirleri paylaşmayı seviyorum... Daha önce de kendi bulduğum ya da esinlendiğim bir iki fikri paylaşmıştım... Buradan, buradan ve buradan bakabilirsiniz...

Ha un mu dediniz?... Evet tekrar konumuza dönelim... :)

Un elerken etrafa saçılmasından, ince tozlarının havada uçuşarak her yeri kar gibi kaplamasından şikayetçi misiniz?... (Amerikan doğrudan satış pazarlama taktiği tarzında oldu sanki.... :))


Eskiden ben de çok şikayetçiydim... Un eledikten sonra bir sürü yeri temizlemek zorunda kalıyordum... Ama bakın artık nasıl yapıyorum...

Eleği unu eleyeceğiniz kabın üstüne oturtun... Unu içine boşaltın... Korkmayın elek dolana kadar boşaltın... Hiçbir yere dağılmayacak...
 






Bir yemek kaşığı alıyorsunuz ve başlıyorsunuz unu çorba ya da puding yapar gibi karıştırmaya...

İşte bu kadar basit!...

Fotoğrafları pek iyi çekemedim tek elle anca bu kadar oldu...

Umarım bu fikir hoşunuza gitmiştir...




17 Nisan 2014 Perşembe

Büyük İskender Kostümü Yaptım!/ I Made An Alexander The Great Costume!


Bir arkadaşım oğlunun yılsonu gösterisi için benden Büyük İskender kostümü yapmamı istemişti... Hemen aklımıza bir çarşafı tek omuzdan sarmak falan gelmişti... Zaten öğretmeni de öyle demiş... Fakat can çıkar huy çıkmaz ya rahat durur muyum?... İlla ki tam olacak... Başladım google dan Büyük İskender'i araştırmaya...Ve gördüm ki İskender'in deriden zırhı ve de kırmızı pelerini varmış...

İlk arattığımda heykelleri falan çıktı bir de filminin resimleri... Ama bunlar bana yeterli derecede fikir vermedi... Tabii bizim maskeli balo ya da cadılar bayramı gibi geleneklerimiz olmadığından kostümleri yabancı sitelerden bulabildim... Burada ve burada pek çok çeşitte kostüm satışları yapılıyor... burada da ilginç şeyler var :))) Ne eğlenceli değil mi?... Keşke bizde de böyle etkinlikler yapılsa... :)

Neyse birkaç kostümü inceledikten sonra nasıl birşey yapabileceğim konusunda bir fikir canlanmaya başladı... En beğendiklerim şunlardı...







 Hafta sonu arkadaşımla buluşup gerekli kumaşları ve malzemeleri aldık... Arkadaşım oğlunun çeşitli yerlerinin ölçüsü alıp çizerek bana verdi... Bu ölçülere göre kostümü diktim...

 Açıkçası beni en çok pelerin zorladı... Çünkü pelerinin yana kayık şekilde durması gerekiyordu ama bu sefer uçları da yamuk duruyor ve bence hoş görünmüyordu... Birkaç gün öyle mi yapsam böyle mi diye mankenimin üzerinde provalar yaptım... Sonunda pileli yapmaya karar verdim... Broşunu da sabitledim ki pelerin boyundan geçirilerek giyiliyor böylece formu hiç bozulmuyor... tam istediğim gibi durdu sonunda... :)



Pelerini hallettikten sonra gerisi daha kolay oldu... Eteği Amerikan bezinden yaptım uçlarına da Yunan anahtarı desenli kurdele diktim...


Aldığımız deri biraz kalıncaydı.... Deri kıyafette de en çok eteğindeki saçakları dikerken zorlandım baştan ölçerek kestiğim halde kemerden taştı ve dikerken kaydı iğne tutmadı ben de selobant ile yapştırarak dikip sonra bantı çıkardım...Kostümü mayıs ayında giyeceği için çocukcağız fazla terlemesin diye arkasını çapraz lastikli yaptım... Kolay giyilebilsin diye belinin arkasına da bir lastik koyup bir tarafını sabitledim diğer tarafını çıtçıtlı yaptım...

( Fotolar için üzgünüm... Şimdi anlatırken fotoğrafların eksikliğini hissediyorum... Acemilik işte...Arkadaşım çekerek bana gönderdiği için arka kısmının da ne yazık ki resmi yok... Mankenin üzerinde çok kadınsı duruyor diye çekmemiştim...)


Son olarak iki bileğine de deriden yine çıtçıtlı bileklik yapıp üzerlerine zincir diktim...



Benim için en büyük mutluluk bu şirin yavrumuzun sevinci oldu... Kostümü ne kadar beğendiği herhalde fotoğraflarından da belli oluyordur... :)